Thursday, March 2, 2017

Okul Seçimi Vol. 1 İlkokul

Bugünlerde biz de o malum soruyla karşı karşıyayız. Hangi okul? Bu soru kafamı o kadar kurcalıyor ki. Sanırım okul, okul, okul diye gezmemden herkesi bıktırdım. Benim için çok önemli bir karar, hele ki çocukların karakterlerinin şekillendiği yılları kapsadığı için okul seçimi çok önemli. Ben okul dedikçe çevremden farklı sesler de yükseliyor. Mesela;
" Öğreneceği zaten okuma yazma, dört işlem o kadar para vermeye değer mi?"
Bu cümleyi duyduğumda şöyle düşünüyorum, evet müfredat olarak belki şimdi bize basit gelen şeyleri öğrenecekler ama her şeyin, temelinin atıldığı yıllar. Ayrıca okulun sırf ders ağırlıklı değil de sosyal olanaklarının da fazla olması önemli. Ne kadar gezi yapıyor, okulda yazar, sanatçı, müzisyen kimleri ağırlıyor bu da çok önemli benim için.

Önce tabii şunu belirlemek lazım okuldan beklentiniz ne? Benim beklentim, akademik başarı, sosyal imkanlarının, sportif başarılarının olması, öğrencileri kültürel anlamda beslemesi, yabancı dilinin iyi olması ve çocuğa bireysel olarak yaklaşabilmesi, ilgi alanına göre yönlendirebilmesi.
Tabii böyle bir okul var mı? Var da ben mi bulamıyorum? Böyle okul bulup da söylemeyen varsa...😊

Neyse ben şimdi gezdiğim okulları tamamen kendi açımdan değerlendiriyorum. Bu yanlış yada doğru olabilir, kişiye göre de değişir, çünkü çocuklarımız birbirinden farklı, beklentilerimiz farklı bana göre iyi olan, size göre kötü olabilir yada tam tersini düşünebiliriz. (Bu arada Ada'nın okuluna göre taşınmayı düşündüğümüz için okulların konumları farklı yakalarda olabilir)

Gelelim gezdiğimiz okullara,

BİLFEN: Öncelikle şunu belirtmeliyim ki Bilfen hakkında çok önyargılıydım. Asla kayıt yaptırmayı düşünmüyordum çünkü çocukları birbiriyle yarıştırarak, rekabet odaklı bir başarı anlayışları olduğunu, sosyal imkanlarının ise çok kısıtlı olduğunu düşünüyordum. Yine de önyargılarımdan arınarak gidip dinlemek istedim. Çamlıca şubesini ziyaret ettik. 1. Sınıf koordinatörleriyle görüştük, biz görüşürken kızımı tanıma çalışmasına aldılar. Bu tüm okullarda yapılan bir şey aslında ama öyle anlattılar ki inşallah değerlendirmeyi geçer, başvuranların yarısı yaptığımız bu değerlendirmeyi geçemiyor dediler. Ben yine de bunun ticari bir taktik olduğunu düşünüyorum, sonunda geçti tabii ki. Neyse birebir ilgilendiler bize okulu gezdirdiler, Buz pateni, jimnastik, yüzme, vb. aklınıza gelebilecek her türlü kulüp var, ayrıca 5. sınıfta yemek düzeni vb. hakkında adabı muaşeret gibi bir ders alıyorlar. TEOG başarıları gerçekten çok iyi ama çok öğrencileri var. 1. sınıftan itibaren öğrenciler Cambridge sınavlarına katılıyor. (Starters, movers, flyers.. ) 2. yabancı dil 4. sınıfta başlıyor. Herkesin kulağına gelen şehir efsanelerini de sordum. Başarısı düşünce öğrenciyi okuldan gönderiyor musunuz? dedim böyle bir şeyin söz konusu olmadığını ama okul düzenini bozan davranışları varsa bunun görüşüleceğini söylediler. Sınıflar başarıya göre değil homojen bir şekilde dağılıyormuş. Bu yıl için dışardan 3 sınıf açacaklarmış, 6 şube de şuan anaokulundan gelen öğrencileri varmış. (Anaokulunda okuma yazma öğrettikleri için 3 sınıf dışardan alabiliyorlar ve bu sınıflara okuma yazma öğrettikten sonra diğer Bilfen sınıflarıyla aynı düzeye getirmeye çalışıyorlar.) Sınıf mevcutları 25 kişiyi geçmiyormuş ama biri Türk diğeri yabancı olmak üzere sınıfta 2 öğretmen olacağını söylediler. Kaynak kitap olarak kendi yayınladıkları kitabı kullanıyorlarmış ve öğrenci olmayanlar kitabı alamıyormuş. Genel olarak okulun oturmuş bir sistemi olduğunu düşünüyorum. ama çok fazla başarı odaklı olmaları beni korkuttu. Müfredat çok erkenden ve ağır bir şekilde çocukların omuzlarına yükleniyormuş gibi geldi. Sınıf mevcudu kalabalık. O 2 öğretmenin sürekli her derste sınıfta olduklarına inanmadım, bence en fazla 2 ay öyle sürer sonunda yabancı öğretmen kendi dersine girer. Duygusal çocuklar için kaygıyı arttıran bir okul, kayıt olmadan iyi düşünmek gerekli... Kısacası bizde düşünme aşamasındayız.

ALEV Okulları: Her pazartesi kayıt olmayı düşünen velilerle toplantı yapıyorlarmış, katılmak için randevu almanız gerekli, dilerseniz tanıtım gününe de katılabilirsiniz. Okul Çekmeköy'de. Öğretmenler odasında bir masaya 10 veli oturduk ve ilkokul müdürüyle yaptık görüşmeyi. Tabii bu sırada çocukları değerlendirme çalışmasına aldılar. Sınıf mevcudu 21 kişiyi genelde geçmezmiş ama üst sınır 23 kişiymiş. Jimnastik alanında çok başarılı olduklarını söylediler. Müzik dersleri orff yaklaşımıyla yapılıyor ve okulun içinde orff merkezi var. (Orff; müziği ritim ve beden perküsyonu kullanarak öğretmek gibi bir şey, benim hoşuma gidiyor ve çocukların da.) Okul girişinde öğrencilerin yaptıkları seramik ve kilden bir çok çalışma vardı. Haftada 10 saat Almanca görüyorlar. 2. sınıfta 2 saat İngilizce başlıyor. ABITUR belgesi vermiyorlar bunu Alman Hükümetine bağlı okullar verebiliyormuş, Alev ise Almanca eğitim veren bir Türk okuluymuş. Yaratıcı düşünme gibi bir dersleri var, bu derse üstün zekalı öğretmenliğinden mezun olan öğretmenler giriyormuş ve onların görüşüne göre haftada sanırım 2 saat belirlenen üstün potansiyelli çocuklarla beraber çeşitli çalışmalar yapılıyormuş. Ayrıca gerekli gördükleri öğrenciler için AD (Akademik destek) sınıfları da var. Okul sık sık kamplar düzenliyormuş kayak sporuna önem verdiklerini ve sporcu çıkardıklarını söylediler. Açıkçası vaad edilen şeyler oldukça güzel ama okul bana nedense çekici gelmedi, sanki çok fazla kurallılar, ve veliye sürekli öğrenciden dert yanacaklarmış gibi geldi tabii bu sadece his. Bu okuldan mezun olanlar genelde lisede Almanca olan okulları tercih ediyormuş. Hatta bazı alman okullarının öğretmenleri ALEV okuluna da  geliyormuş ama maalesef son olaylardan sonra çoğu öğretmen tası tarağı toplayıp ülkesine dönmüş. 

ŞİŞLİ TERAKKİ: Bu okula Ada'ya anaokulu bakarken de gitmiştim. O zaman çok ruhsuz, sevimsiz, ilgisiz gelmişti. Bu yıl ilkokula ön kayıt yaptırmak için yine gittim yine aynı şeyi hissettim. Okula girdim önce ilkokulun nerde olduğunu tarif ettiler, Okul kampüs ama binalar bütünü demek daha doğru, kısacası sevimsiz bir görüntüye sahip. Sekreter beni ön kayıt için sanırım müdür yard. yönlendirdi, odaya girdiğimde görüşeceğim kişi ayağa bile kalkmadı, önüme formu uzattı, doldurdum. Sonra çok mekanik bir şekilde okulumuz 08:15 de başlar 15:40'da biter diye anlatmaya başladı. Okulda bu tavrı sevmiyorum, hatta Ada'ya okulu gezdin mi? diye sordu. Ada gezmediğini söyledi. Bende kalkıp gezdirecek sandım yerinden bile kalkmadı. Madem gezdirmiyorsun bari, isterseniz randevu alın başka bir gün gezebilirsiniz falan de. Yok o da yok. Siz başvuruda bilmem kaçıncı sıradasınız diye elime bir kağıt tutuşturup gönderdiler. Kısacası okul bana çok özensiz geldi. Kesin eledim.

İSTANBUL KOLEJİ:

Levent'te bulunan küçük bir okul. Bizim okuldan kaydını aldırıp oraya kayıt yaptıran bir veliden duydum. Randevu alıp görüştük. Görüşme gerçekten çok uzun sürdü sanırım 1,5 saat o sırada Ada'ya tabii ki de değerlendirme çalışması yaptılar. Okulun TEOG başarısı iyi mezun sayısı çok az 11 kişi genelde. Bu yüzden çok adı duyulmamış butik bir okul. Çok fazla sosyal aktivitesi var okul küçük olduğu için şu an Enka'nın havuzunu ve tenis kortunu kullanıyorlarmış. Her ay bir tiyatro ve bir gezi etkinliği düzenliyorlarmış. Okulun bahçesi çok küçük ve sınıflar da öyle. Sınıf mevcudu 18 kişiyi geçmez dediler. Ama sınıf 18 kişi için bile küçük geldi. Yemekhaneleri de çok küçük ama sırayla tek sınıf kullanıyormuş. Okul biraz villadan bozma gibi ve eski. Fiziki şartlarını açıkçası beğenmedim. Ama sundukları imkanlar ve sosyal aktivite de bir çok okulda yok. Her sınıftan tek şube var. İngilizce konusunda da iddialı görünüyorlar. Her yıl bir müzikal sahneye koyuyorlar. Müzikalin DVD'sini verdiler gerçekten kostümden,  dekorlara kadar her şey mükemmel. Fakat İngilizcede o kadar iddialı olmalarına rağmen İngilizce hazırladıkları müzikalde oynayan çocukların çoğunun telaffuzu o kadar iyi değildi ama o kadar uzun bir oyunu İngilizce hazırlamaları yine de takdire şayan. Her yıl sınıf aynı ama öğretmen değişiyor. 1. , 2., 3. ve 4. sınıf öğretmenleri farklı. 1,2 ve 3. sınıfta yüzme zorunlu. 1. sınıfta tenis de zorunlu daha sonra seçmeli ders oluyor.  Çocukları teker teker tanımaya gayret ediyorlar. Her öğrencinin potansiyelini keşfetmek ve doğru yönlendirmeye önem veriyorlar. Tanıma çalışması yaptığımız adayımız ..... yerine Ada'nın adını yazacaklarına benim adımı yazmışlar. Hatta bu hata görüşmeye giden başka bir arkadaşımda daha oldu. Biraz özensiz geldiler böyle olunca, butik okulda böyle şeylere takılıyorum, zaten kaç öğrenci var. Gıcık mıyım? İnternette denk geldiğim bir yorumda da bir veli hiç haber verilmeden sınıf mevcudunun 20 kişiye çıkarıldığını yazmıştı, aklımı karıştırdı.

İTÜ Natuk Birkan: Ada şimdi bu okulun anaokuluna gidiyor. Geçen yıl epey sıkıntı yaşadık. Fakat bu yıl memnunum. Yaşadığımız sıkıntı öğretmenle ilgiliydi daha çok. Bu yıl öğretmen değişince rahatlamış olduk. Ama öğretmenden ziyade okul yönetimiyle de ilgili. Çünkü bir çok veli şikayette bulunmasına rağmen, yönetim öğretmenin arkasında durdu. Sene sonu gelince de işine son verildi sanıyorum. Bunu tutarlılık olarak kabul edemiyorum maalesef. Gelelim İTÜ ilkokuluna, devam ettiğimiz okul olmasına rağmen tanıtım gününe gittim. Çok sıkıcı ve mekanik bir sunumdu. Cümleleri süslemek için çok çaba sarf edilmiş, dinlemek için bende aynı çabayı sarf ettim. İTÜ'nün klasik bir eğitim anlayışı var. Bizim zamanımızın devlet okulunun paralı olanı gibi. Tanıtım gününde kullandıkları materyalleri getirmişlerdi. TOPSES ve Morpa Kampüs kullanmaları beni şaşırttı çünkü drama öğretmenliği yaptığım devlet okulunda da aynı fasikül ve kaynak kitaplar kullanılıyordu. Stand da duran öğretmenlere bunu söylediğimde kendi kitaplarının da olduğunu belirttiler. Kitap dedikleri şey, kapağı A4 kağıdı inceliğinde ve kalitesinde zımbalanmış kağıtlardan ibaretti. Ödev dedikleri ise  A4 kağıdı'nı 2 ye katlayıp 4 sayfa yarattıkları kağıtlardı. Ben çocuk olsam küçücük kağıtta yazan ödevi yapmak istemem. Bu yıl ara tatil ödevleri de sürekli zımbalanmış  renksiz, siyah beyaz kağıtlar bütün olarak bize sunuldu. 34.000 TL eğitim ücreti alıp,  10-12 kağıdı zımbalayıp eve ödev diye gönderen okulu anlayamıyorum. İTÜ'nün bir sürü kulüp dersi var ve bu yıl Satranç dersi zorunlu. Ne yapıyorsunuz derste diye sorduğumda "lambaya soruyorum, taşların nereye gideceğini söylüyor" dedi bana. Öğretmek için bu özelliği kapatmayı düşünememişler yada kolaylarına gelmiş sanırım. Neyse böyle düşününce sinir oluyorum. Kısaca her okulun sunduğu imkanlar aşağı yukarı bu okulda var ama içi ne kadar dolu? ancak vasat diyebilirim. Özellikle beğendiğim yanı akran zorbalığını kesinlikle uyguladıkları politikalarla önleyebilmeleri.

Koç Okulu : Koç ilköğretim okulunun tanıtım gününe gittik. İdareciler okulu anlattı. Sonra soru cevap şeklinde devam etti. Bir kere epey gelen vardı, gördüğüm en kalabalık tanıtım günüydü diyebilirim. İdareciler elinde yazılı metinler olmadan okulu tanıttılar. Ben çok büyük beklentilerle gittim sanırım, Bana okul için "wow" dedirtecek bir yan göremedim. Çocukların mutluluğunu önemsiyorlar ve TEOG okulu olmadıklarını baştan söylediler. Özellikle altını çizdikleri konu ilkokuldan devam edenlerin liseye TEOG sınavı olmadan geçiş hakkının olduğu. Yani eğer çocuğum Teog stresi yaşamasın hem de sınav derdi olmadan kaliteli bir lisede devam etsin derseniz. Koç size göre diyebilirim. Ayrıca üstünde durdukları bir diğer konu ise okulun lokasyonu, okul Tuzla da, daha doğrusu Kurtköy tarafında o yüzden okula gelirken geçen zamanı düşünerek kayıt yaptırın dediler.

Şimdilik bu kadar bizde hala karar verememiş durumdayız. Tavsiye ettiğiniz okulları paylaşırsanız sevinirim.



3 comments:

  1. Hangi okula karar verdiniz? Bir de isik okullariyla ilgili yorumunuz var mi?

    ReplyDelete
  2. Merhaba, harika bir yazi olmus. Cok tesekkurler. Hangi okula devam ediyorsunuz?

    ReplyDelete
  3. kızım anaokulunda terakki tepeören şubesindeydi olağanüstü bir kampüs yaptılaar oraya biliyorsunuzdur.
    1. sınıfta okulu biraz lay laylom bulduğum için bilfene verdim kurtköye şimdi tekrar terakkiyemi geçsek diye düşünüyorum. öğrenci yarıştırmalarına ve hırsa girmeyeceğim ama bilfen velisi olmak diye birşey var ben kesinlikle bilfen vilisi değilmişim.. okuduklarımdan anladığım sizde değilsiniz. mükemmel bir eğitim alır evet.. bende bu yüzden oraya geçiş yaptım evet ama boğulursunuz ciddi söylüyorum.. 2. sınıf kaydını yaptırmadım henüz düşünüyorum haa 1 hafta zamanım kaldı. bilgi almak isteyenler mail atabilir. reyhanguvens@gmail.com

    ReplyDelete