Followers

Saturday, May 9, 2015

Alerjik Çocuk ve Okul

Kızım Ada alerjik bir çocuk. Bu yüzden canı ne çekerse yiyemiyor, onun yiyemediği şeyleri biz yanında yersek canı çekiyor, huysuzlanıyor. Küçükken alerji konusu daha kolaydı ama şimdi ne yediğimiz onu çok ilgilendiriyor. Tabii bir de bu yıl okula başladı. Evde nispeten bu durum idare edilebiliyor bile olsa okulda zor. Bir çok forumda, anne çocuk bloglarında bu soruyu gördüm. "Süt alerjisi ve çoklu gıda alerjisi olan çocuklarınız okula başladığında ne yapıyorsunuz?"
Evet çok yerinde ve mantıklı bir soru bu. Çünkü konuyla hiç alakası olmayan birine benim çocuğumda süt alerjisi var dediğinizde, sadece süt içemediğini sanıyor. Bu nedense çok düz mantık düşünülüyor. Oysa süt alerjisi olan bir çocuk, içinde süt proteini olan hiç bir şeyi yiyemez tereyağ, yoğurt ,süt ,peynir ve dana eti tüketemez. Dana etinde de süt proteini bulunur, süt danası lafı nereden geliyor bir düşünmek lazım.  Bu sadece süt ürünü alerjisi olan çocuk için geçerli tabii. Eğer benim kızım gibi hem süt hemde diğer besinlere alerjisi varsa yani çoklu besin alerjisi bu liste uzar da uzar. Peki okula giden alerjik çocuklar ne yapıyor? Bu durum nasıl idare ediliyor?
Biz okula kayıt yaptırırken bu konuyu konuşmuştuk nasıl idare edeceğimizi kaba taslak da olsa belirlemiştik. Ama yine de benim tavsiyem bu konuyu kaba taslak bir halde bırakmayın en ince detayına kadar konuşun.
 Sabah kahvaltısına götürmüyorum kızımı her gün 30 dakika geç gidiyoruz bu yüzden. Çünkü kahvaltıda hep peynir, süt vs oluyor, kahvaltısını evde yaptırıp öyle götürüyorum okula. 
Ada'nın okulu bir catering firması ile çalışıyor. Okulun aylık menüsü daha önceden belli oluyor ve mail adresimize gönderiliyor. Ben okulumuzun iletişim sorumlusundan rica ederek firmanın menüdeki süt proteini içeren gıdaları işaretleyerek göndermelerini sağladım. Böylece menüde süt proteini olan gıdaları görüp onların aynısını yada benzerlerini evde yapıp sefer tası usulü okula her gün götürüyorum tabii bu çok zor bir iş.  Bana gönderdikleri işaretli menüde içine süt proteini girmeyen hiç bir şey yok neredeyse çünkü tüm yemekler tereyağı ile pişiyor.  Mesela balık oluyor bazen o zaman evde bir şey hazırlamıyorum. Böylece çok az da olsa yemek hazırlamadığım günler olabiliyor ama bir iki defa okulda sabah haber verilen menü değişikliği oldu o biraz sinir bozucuydu. Mesela balık var diye bir şey hazırlamadım ama menü tereyağlı iskender ve pilav olacak şekilde değiştirildi.  
 Öğle yemeği için okul menüsüne benzer yemekler yapıyorum ama bazen menüde döner oluyor, ben köfte koyuyorum ne yapayım. Bir de ikindi menüleri var, burada sabit olan şey hep bir koca bardak süt, yanında poğaca, tost, pizza dilimi, enerji barı, grissini, börek, kek gibi sürekli değişen gıdalar oluyor. Bazen ikindiyi yetiştiremeyip, grissini alıp yolladığım oluyor itiraf ediyorum. Bir gün ikindi öğünü için kek yapamamıştım bana niye tabak vermiyorsunuz diye ağlamış okulda çok üzülmüştüm. En korktuğum şey öğretmenleri görmeden arkadaşının ikram ettiği süt içeren bir şey yemesi, okulu da tembihledim bu konuda. Ama Ada alerjisinin çok farkında bir çocuk, bir şey ikram edildiğinde benim alerjim var onu yiyemem deyip kendi geri çeviriyormuş, öğretmeni bizzat söyledi bana. Tabii bazen arkadaşları pasta yerken o yiyemiyor, pizza yapma etkinliği yaptıklarında yaptığı pizza'yı yiyemiyor eminin üzülüyordur ama alerjik yapacağımız bir şey yok. Evet üzücü ama çok da dramatize etmemek lazım hayatta, sağlıklı ve sonunda atlatacağı bir alerjisi var.

 Alerji konusunda Doktorumuz Fügen Çulluoğlu. Bize Ada hiç süt içmediği için yada alerjisi olduğu besinleri hiç yemediği için tadını bilmediğinden canı çekmez demişti. Ama yine de onun yiyebileceği şeyleri pişirin dedi, bende dana etiyle hazırladığım yemekleri kuzu etiyle yaptım isterse yiyebilsin diye. Küçükken pek sorun olmuyordu ama şimdi yediğimiz her şey çok ilgisini çekiyor ve ben bundan yiyebilir miyim diye soruyor, o yüzden yiyemeyeceği şeyleri onun önünde yememeye çalışıyoruz. Yada o yattıktan sonra yemeğe çalışıyoruz. Alerjiyle hayat  ve alerjiyle okul şimdilik böyle bizim için.


No comments:

Post a Comment